Mustafa Serdar tarafından yazılan gönderiler

Lütfen Resim Paylaşımlarınızı Galeri Üzerinden Yapınız. Ek Dosya Yükleme İptal Edilmiştir..

Bizimle Paylaşmak İstediğiniz Resimlerinizi Galeri Dışında Link Olarak Vermek Yasaktır. Galeriye Nasıl Resim Yükleneceğini Bilmiyorsanız Lütfen Konumuzu İnceleyin Buradan Açtığımız Konuyu Ziyaret Edebilirsiniz.

    Link vermek yasak olduğu için veremedim ama gitti gidiyor da var.

    Link vermek sadece iki firma için yasaktır, onların yasaklanmasının nedeninide eskiler iyi bilirler, bu iki firma dışında link vermek yasak değildir.
    Bu firmalardan bir tanesi için bir kaç saat önce forumda o firmanın yaptığı bir hatadan dolayı bir üyemiz burada şikayet başlığı açtı ve bu açılan konuyuda çöpe taşıdım, gereği yok, kim nereden alışveriş yapmak isterse yapar, keşke bu iki firma başarının sırrını çamur atmak, başkasının ekmeğine saldırmak yada birilerinin parasını iç etmek olarak algılamasalardıda bu forumda da linkleri verilebiliyor olsaydı.

    Olay tamamen bizim dışımızda gelişmiştir, yani süratkargonun mardinde kamyondan indiren çalışanlarının silahlı çantayı kamyondan dikine yere atmaları sonucu dipçik kırılmıştır, burada konuyu okur okumaz gereken desteği verdim, ama vermem gereken destek sadece kargo firması ile Caner bey arasında iletişimi sağlamak olmasına rağmen ben öyle yapmadım, Caner beye kundağı bana göndermesini istedim, maduriyet yaşamasın diye yeni dipçikği adresine kargoladım, bu durumda kırık parça ile ilgili rapor tutulması, süratkargo vasıtası ile sigorta firmasına iletilmesi, sigorta firmasının bu raporu değerlendirip yaklaşık 2 ila 6 hafta içerisinde ödemeyi yapması beklentimiz.

    Normalde bu işlemi bu şekilde sigorta firmasından paranın tahsil edilmesini beklemeden ürün gönderilmez, biz Caner bey için bu fedakarlığı gösterdik, umarım firma olarak farklılığımız farkında olunulur. g;$i

    Bu arada Caner bey'e yeni satın aldığı HW75 tabancasının hayırlı olmasını dilerim.

    Arka tüpün ağzındaki sarı valf kısmının söküm sırasında silahın üzerinde kalması, şayet tüpte hava var ise son derece tehlikeli, bu yüzden söküm kontrollü yapılmalı, ama sen havayı tamamen boşalttığın için sorun yaşamadın, zaten arka tüpte 100 ve üzeri basınç olsaydı o sarı valf parça tüpten ayrılmazdı, senin hatan, ön tüpü gevşetip tıs sesi geldikten sonra hava tamamen boşalana kadar beklemen olmuş, oysa ön tüpü gevşetip tıs sesini duyduktan sonra hemen arka tüpü sökseydin o sarı valf tüple beraber sökülmüş olurdu ve içindeki 120 bar havayıda muhafaza etmiş olurdun, yani ön tüpü gevşettiğinde hgelen tıs sesi arka tüpteki havanın boşalma sesiydi, sen zaten ön tüpü bir kaç tur gevşettiğinde ön tüp valfi kapanmıştı ve içindeki basıncı muhafaza etti.

    Bu arada fotoğraflar ve paylaşım için ayrıca teşekkürler, doktorluktan kolaymış değilmi? ;kihhik,

    Caner bey, arka tüpün nasıl sürekli gevşediğini anlamakta güçlük çekiyorum, bu ancak silahın düşmesi yada darbe görmesi yada arka tüpü sürekli söküp takmaya çalışmakla olur.!!!

    40 barın altına inilmemesini salık veriyoruz, aslolan silahta hiç hava yok iken tetik düşürmemektir,

    Söküm: önce ön tüpü saatin tersi istikamette yavaş yavaş gevşetin, "tıs" hava sesi duyduğunuzda durun (ses gelmeye devam etsin) ve şimdide arka tüpü saatin tersi istikamette yavaş yavaş sökmeye devam edin, "tıs" sesi kesilecek, arka tüpü sökmek kolaylaşacak ve yine saatin tersi istikamette sökümü tamamlayın ve tüpü silahtan ayırın,
    Silahın arkasında tüpün vidalandığı parmak kalınlığında çelik ve üzeri dişli parçanın alnında (baktığınızda görürsünüz) ince bir delik var (çelik parçanın üst tarafında) buraya 2mm lik ÇOK KALİTELİ bir allen anahtarla (anahtar kalitesizse delik içindeki setiskur vidanın kafası bozulur ve başımıza iş alırız) bu deliğin içindeki setiskur vidayı saat yönünde sıkın,

    Sonra sırasıyla önce arka tüpü takın (dikkat !!! diş attırmadan tutturun, kolayca vidalanmalı) tamamen sıktıktan sonra ön tüpü saat yönünde sıkarak işlemi bitirin.

    Not: eliniz bu işlere yatkın değilse ve anahtarınız kalitesizse sakın bu işlemi yapmayın, bu oynamanın emniyet açısından hiçbir riski yoktur.

    Serdar Turgut bugünkü yazısında olası bir savaşın hangi işaretlerine değiniyor?
    06 Ağustos 2010 Cuma, 10:19:59

    .İşte Serdar Turgut'un Gazete HABERTÜRK'teki yazısı:

    Savaş İşaretleri

    Bir ve İkinci Dünya savaşlarına giden süreci, hobi için vaktiyle çok detaylı inceledim. Bu tecrübe nedeniyle şu aralarda bazılarınıza tek başına fazla anlamlıymış gibi gelmeyebilecek, “sui generis”, bağımsız sanabileceğiniz gelişmenin nasıl da başka olaylarla bağlantılı olduğunu, tüm bu bağlantılı olayların nasıl da aynı sonuca doğrugitmenin aşamalarını oluşturduğunu hissedebiliyorum.

    Dünyaya bu gözle bakınca, şu sıralar gidişat maalesef hiç de hoş gözükmüyor. Olacağını bildiğim savaşın tarihi galiba öne çekiliyor bugünlerde. Birbirinden bağımsız gibi gözüken bazı işaretler var. Bunları alt alta sıraladığımda ne demek istediğimi siz de göreceksiniz.

    - Amerika, İran’a saldırı planlarını güncelleştiriyor. Ve üstelik 2007’de İran’ın vurulmasını engellemek amacıyla yazılan ve sonradan yanlış olduğu ifade edilen CIA raporu gibi bir rapor da yok ortada bu defa. Aksine Amerikan istihbaratının tüm birimleri, İran’ın nükleer programına odaklanmış durumdalar. İsrail perde arkasından bilgiler vererek İran’ın 12 ay içinde nükleer silaha sahip olacağını söylüyor ve bu 12 ay içinde İran’ın vurulmasını istiyor. Amerikan istihbaratı ise nükleer silah için en azından iki yıl daha var diyor. CIA içindeki bir grup da sürenin beş yıl olduğunu vurguluyor. Bunlar 2007 yılında yanlış raporla İran’ın vurulmasını engelleyen grup da olabilir.

    - İran Cumhurbaşkanı Ahmedinejad, İran’ın üç ay içinde vurulacağı yolunda ellerinde gizli bilgi olduğunu açıkladı.

    - İsrail ve ABD istihbaratı arasında istihbarat üzerine bir çekişme başlamışken İsrail’in MİT Başkanı’na getirdiği, “İran’a yakındır ve hakkımızdaki bilgileri oülkeye sızdıracak” açıklaması hem yakışıksız hem de çok tehlikeli bir gelişmedir. Bu İsrail’in, İran’ın vurulması zamanının geldiği an Türkiye’yi de düşmanı olarak konumlandırmasının, buna gerekçe oluşturmasının en ciddi ilk adımıdır.

    - Mavi Marmara olayından sonra Türkiye, hava sahasını İsrail savaş uçaklarına kapadı. Bu kararın İsrail’de çok ciddi planlama sorunları doğurduğu, karara karşı verdikleri ciddi tepkiyle ortaya çıktı. İran’a yapılacak herhangi bir saldırıda Türkiye hava alanının kullanılması mecburi görülüyor bu güçler tarafından.

    - Doğu Akdeniz, dünyanın en kritik bölgesi haline geldi. Lübnan ve Gazze açıklarında sürekli yeni doğal gaz rezervleri bulunuyor ve bunları işletecek ülkenin, dünyanın en güçlü doğal gaz üreticileri arasında yer alacağı belirtiliyor. İskenderun’da askeri birliğe yapılan saldırının bir de bu gözle ele alınıp değerlendirilmesi gerekiyor, keza yöredeki şehirlerimizde meydana gelen son çatışmalar da bu gözle ele alınsa iyi olacak.

    - Doğu Karadeniz’deki PKK saldırıları dikkatinizi çekmiyor mu? ABD, Karadeniz’de arzu ettiklerini tam yapamadığından bir süredir çok rahatsız. Bölge doğal gaz rezervlerine,
    doğal gaz ve petrol boru hatlarının geçiş yollarına hâkimiyet açısından hayati önemde. Bu arada Türkiye, Rusya ile bir güvenlik işbirliği süreci başlatıyor. Akdeniz ve Karadeniz’i birlikte ele aldığımızda Türkiye’nin hem kuzey hem güneyden doğusunun patlamaya hazır barut gibi olduğunu görüyoruz.

    - PKK, uyuşturucu trafiğini kuzeyimizden yapıyor. Yani Karadeniz’in kuzeyi uyuşturucu trafiği açısından en aktif yöre haline gelmiş durumda.

    SIFIR NOKTASINA CAMİ
    Bu arada belki çoğunuza konuyla ne alakası var dedirtecek bir gelişme daha oldu. New York’ta İkiz Kuleler’in çöktüğü sıfır noktasına çok yakın bir adreste bir camiinşa edilmesinin yolu açıldı. Amerika’da böylesine sembolik girişimlerin daima bir gizli alt anlamı bulunur. Bu defa da ya Amerika daha sonra üzeceği bir kesime barışsever yüzünü göstermeye çalışıyor ya da caminin oraya kurulmasının toplumun çoğunluk kesiminde yaratacağı tepkiyi ileride kullanmayı düşünüyor.

    İSRAİL’İN SAVAŞMA ZAMANI
    Öteki Gündem programımızda her hafta, inanmayabileceğimiz ama başkaları tarafından inanıldığı için ciddiye almamız gereken bazı gizemleri inceliyoruz. Geçen hafta yazar Serhat Ahmet Tan ile İsrail’de bazı çevrelerin, kutsal metinlerde yazıldığı için bazı tarihlerde mutlaka savaşılması gerektiğine inandıklarını inceledik. İsrail, savaş kararlarını bu tarihlere bakarak kararlaştırıyor, bu nedenle de aldığı kararlar rasyonel değil. O kutsal metinlerde İsrail’in çatışacağı ülkeler arasında en önde geleni Türkiye olarak ortaya çıkıyor. O şifrelerin yazılı olduğu kutsal metinler de bizim elimizde.

    Bütün bu gelişmeleri alt alta koyduğumuzda bölgemizde bir büyük savaşın olması ihtimali gerçekten büyük olasılık gibi gözüküyor. Gerçeklerden kaçmanın yararı yok, gerçeği bilelim ki bu büyük savaşa gidişi dünyada durdurabilecek tek güç olan Türkiye’nin de bir adım atmasına katkıda bulunabilelim. Türkiye’nin neden bu tek güç olduğunu bu gece Habertürk Televizyonu’nda saat 22.05’te Oktan Keleş ile yapacağımız sohbette de tekrar göreceğiz.

    Dünyanın en büyük 6. nehri Boğaz'dan geçiyor

    02 Ağustos 2010 Pazartesi, 10:59:07

    The content cannot be displayed because it is no longer available.

    Karadeniz'in altında bulunan dünyanın tek aktif sualtı nehri, dünyadakilerin tersi yönünde akıyor. İstanbul Boğazı'nın altından Karadeniz'e akan ve yer yer 800 metre genişliğe ulaşan nehrin üzerinde şelaleler bile var.

    NTVMSNBC'nin haberine göre; Karadeniz'in altında büyük bir sualtı nehri keşfedildi. Nehir, Akdeniz'den Boğaz yoluyla Karadeniz'in derinliklerine dökülüyor. Bu şimdiye kadar bulunan tek aktif su altı nehri.

    Denizin 35 metre derinliğindeki sualtı nehrinde sular hızla ve yüryüzündeki benzerlerinde olduğu gibi akıyor. Bilimadamlarına göre, taşıdığı su itirabiyle dünyanın en büyük altıncı nehri bulundu.

    Yer yer 800 metre genişliğe ulaşan ve deniz yatağı boyunca akan nehrin üzerinde kanallar ve şelaleler bile var. Nehir, çok yüksek oranda tuzlu su ve tortu taşıyor.

    İngiliz Leeds Üniversitesi uzmanları, ilk kez robot bir denizaltı aracı kullanarak deniz yataklarında bulunan kanallar üzerinde çalıştılar.

    Karadeniz'in dibindeki derin kanallar boyunca akan ve suyu oldukça tuzlu olan bu nehir, aynı yeryüzündeki gibi taşkın ovaları yaratıyor.

    Leeds Üniversitesi'nden Dr. Dan Parsons, Sunday Telegraph'a şu açıklamayı yaptı: "Nehirdeki su etraftaki deniz suyundan daha yoğun, çünkü daha yüksek tuzluluk oranına sahip. Çok fazla çökelti taşıyor.

    Nehir, denizin derinliklerindeki düzlükleri aynı yeryüzündeki nehirler gibi katediyor. Derin düzlüklere deniz dünyasının çölleri diyebiliriz. Kanallar, bu çöllerin ihtiyaç duyduğu besin ve diğer bileşenleri taşıyor. Nehir dünyadakilerin tersi yönde akıyor." Bu keşif, bilimadamlarının derin denizlerde nasıl bir yaşam olduğunu ve karaya yakın, besin açısından zengin sulardan uzaktaki derin okyanuslarda yaşamın nasıl yönetildiğini anlamasını kolaylaştıracak.

    Biraz önce silahı, ideal avdan arkadaşın yanında söktüm ve tetik ayarını yumuşattım, orijinalinde 900gram gibi bir ağırlıktı, 200 grama ayarladım tam benlik oldu, sonradan bu silahın test silahı olmasından dolayı 300grama ayarlayıp, 5 - 6 atış yapıp hızlar hakkında fikir edindikten sonra, kutusuna koydum,


    Dolum ucu Falcon pcp nin aynı kalınlıkta ve biraz daha uca yakın çıkışlı, fx dolum uçlarından biraz daha ince ve kullanışlı, tüpün ön tarafındaki kapağı açıyorsunuz (AA S410 da olduğu gibi) sarı (pirinç bir giriş var (dişi-female) ucu yerleştiriyorsunuz ve havayı dolduruyorsunuz.


    Silahın şarjörünü doldurup yuvasına yerleştirdikten sonra silahın sağ yanındaki minik bir düğmeye dokunduğunuzda blok arkasından pelet prob otomatik geri geliyor (yaylı), sonra parmağınızla geri ittiğinizde pelet namnluya sürülmüoluyor, tetiğe bastığınızda silah patlamıyor, çünkü silahın çekicini kurmadınız, bunun için önde tüpün altındaki mandalı sol elinizin (sağlaklar için) işaret parmağıyla çekiyorsunuz, 2 santim kadar geri gelerek çekici kuruyor ve geriye yerine gidiyor.

    Şarjör neredeyse mükemmel diyeceğim, çünkü silahta FX Revolution ve T12 deki kendinden indeksli şarjörün farklı bir tasarımı kullanılmış, yani silah üzerinde şarjör çevirme mekanizma kalabalığı yok.

    Ben silahı beğendim, abartılı büyük bir silah değil, bana oldukça kibar geldi, alt gelir gurubunda kaliteli ve güvenilir bir silah almak isteyenlerin mutlah aradıkları bir silah olacak.

    bsa scorpion t 10 modelinin revizyonlu haliymiş diye yorumlamışlar http://www.airshooter.co.uk/acatalog/BSA2.html

    Olamaz Alper, çünkü bu verdiğin linkteki Scorpion T10 modeli ve Bolt Action kurma sistemine sahip, oysa gelen silah yukarıda fotoğrafını koyduğum ürün olmalı, gerçi birazdan silahın örneği şirkete gelecek ve göreceğim, ürün başta Amerika için üretildiği için güçlü ve uzun tip sanıyorum. Yataguna da ürünün girişini yaptık. https://www.yatagun.com.tr/detay.asp?Gamo_Dynamax=&ID=1319

    Değerli Arkadaşlarım,

    Gamo pcp Türkiye'ye gelirmi? diye sorulmuştu forumda, alttaki linkte ve benim ideal av ile görüşmelerim ve bu silahı getirmeleri konusunda ikna çabalarım sonuç verdi ve silahların ilk partisi 5,5 (.22) kalibre olarak Türkiye'ye giriş yaptı, 10 lo şarjör, hızlı dolum uc, BSA dövme namlu vs... üzerinde de Made in England yazıyor.

    Üstelik Amerika pazarında satılan fiyatla birebir aynı fiyata Ülkemizde pazara sunuldu, zaten ithalatçı firmaya da ısrarım yurtdışı fiyatlarla aynı olmalısınızdı ve sözlerini yerine getirdiler,

    https://www.airgunturk.com/www.yatagun.com.tr da amerika fiyatına çok yakın bir fiyattan satın alınabilecek, hatta yatagunda iyi üye indirimleri olanlar belkide amerika fiyatınında altında satın alacak.

    Demekki Amerika fiyatının %50 yada 2 katı üzerinde satma zorunluluğu olmadan para kazanılarakta satılabiliniyormuş.

    http://www.gamousa.com/family.aspx?fa…amp;familyID=85

    PCP Gamo PCP

    [Resim Engellendi: http://www.gamousa.com/images/rifles/detail_DynaMax177.jpg]

    Biraz önce firma ile görüştüm, tasarımda Weihrauch 97k dan esinlendiklerini ve kendilerinden de tasarıma katkıda bulundukları ifadelerini aldım, Umuyorum yerli havalı silah sanayimizin gelişmesine büyük katkıda bulunacak, kendilerini bu girişimleri için kutluyorum.