Lütfen Resim Paylaşımlarınızı Galeri Üzerinden Yapınız. Ek Dosya Yükleme İptal Edilmiştir..
Yada kral puncher breakerdan reximex throne gen 2 ye geçmek mantıklı mıdır teşekkürler şimdiden
Ona ihtiyacınız varsa mantıklıdır. Ya da ona merakınız varsa... Uzun mesafe düşünmediğim için ve yer sıkıntısı yaşamamak için hiçbir zaman bull pub dışına çıkmayı düşünmedim. Kimisi de pompayla tüple uğraşmamak için pcp almıyor kırmalı modeller alıyor. Yani size kalmış.
Herkese hayırlı günler...Amacım grupman yapmak değil, 50+ metre mesafeli atışlar yapmak. Biraz fantastik düşünürsek bu tüfek 200 metre ve üstünde isabetli midir deneyen arkadaşlar varsa fikirlerini rica ediyorum...
Öncelikle bazı modellerde LW namlu ve yerli namlu seçenekleri var, fiyat farkı ise aşırı derecede fazla. Peki iki namlu arasında aman aman, kesinlikle hissedersin diyeceğiniz performans ya da kalite farkı var mı?
...
Bir de bunlar çerçevesinde Nova Compact için nasıl bir dürbün alınmalıdır, kullanım ve malzeme kalitesi bakımından soruyorum. Kafamda bir bütçe belirlemedim fakat dürbüne de çok para harcamak da istemiyorum. Daha doğrusu profesyonel olmadığım için gereksiz para harcamış gibi olmak istemiyorum
Sağlıklı nişan alınabilsin, kolay bozulmasın gibi beklentilerim var. Zaten eminim bu soruyu anlarsınız
Yardımcı olacak arkadaşlara teşekkür ederim...
Böyle acemi( bilinçli) bir arkadaşla aynı hobiye ilgi duyduğum için memnun oldum.
Ses hızının 0.8 katı hızla giden bir cisme ait köşelerde ses hızı geçiliyor o yüzden hız 3 isimde adlandırılıyor. (Merminin hızı aynı üzerinden akan havanın hızı farklı. Köşelerde havanın hızı artıyor.) Subsonik (ses hızının altı), transonik ( ses hızının 0.8-1.2 katı arası), süpersonik ( ses hızının üstü). Bununla alakalı videolar var.
anladım teşekkür ederim.
The content cannot be displayed because it is no longer available. Aslında amaç tüfekten çıkan mermiye ait hızın havayı yarmaya etkisini bilmek gerek. Benim bahsettiğim aralık ses hızının 0.8-1.2 katı arası en dengesiz aralık (transonik) ya bunun altında yada üstünde atmak. Nedeni de şu atıyorum merminin bu aralıkta köşeleri ses hızını geçerken kafa kısmı ses hızının altında olabiliyor buda bir şok oluşumu ve mermi de dengesizlik yapıyor malum attığımız pellet 1 Gr civarı. Bunun ile ilgili görsellere ve videolara bullet schlieren yazarak ulaşılabilirsiniz. Bizde alışılmadık şekilde güç tutkusu var ilk başlangıçta bendede aynı heves vardı ama gerçek şu sonradan güçlendirme yerli tüfekler de regülatör olmadan atış aralığını çok kısa tutmanıza neden oluyor. 200 bar tüfek 180 bar altı verimli atıyor. Bende 3 tüfek vardı kral Jumbo, kral nemesis (5.5 ve 6.35 namlu)ve Huğlu effecto px4. Krallar modlu idi mermi itici değişebilir ve 6.35 olarakta kullanılabiliyordu. Amaç güç ise buna uygun üretilen tüfek almak lazım. Ben pompa ile dolduruyorum çok yorucu oluyordu. Ufak tefek hız farkları için ağır bir çekiç ve biraz daha sert bir yay da iş görebilir. Fabrika ile görüşmeniz çok iyi olacaktır.The content cannot be displayed because it is no longer available.
Önceki örneğinizi (0.8, 1.2 ) yanlış anlamakla beraber benim de demek istediğim buydu. Belirli sınırlar içinde madde belirli tepkiler verirken sınırlar aşıldığında farklı tepkiler veriyor. Bunların bazıları dışardan bakınca anlaşılabilmesine karşın bazıları düz mantığa çok ters geliyor.
Ama üstte verdiğiniz örnekte merminin farklı yerlerinin farklı hızlarda olduğunu söylemişsinz. Birlikte hareket eden kütlenin farklı yerleri nasıl farklı hızlarda olabilir?
Sn.Barutsuz'un önceki yazımda rüzgarın etkisini farklı yorumladığını düşünüyorum,durgun havaya kıyasla 10metre/sn.hızla örnek;saat 9 yönünde yani 90 derece atış aksına dik esen rüzgarın pelletlerle atışta Strelok Pro verileri ile100 metrede 21 cm sola vuruş görülüyor.(Jsb Exact Jumbo 15,9 grain ile 900 fps.hızda)Farklı tecrübeleri olan varsa yeni bir başlık açıp yazışmak daha doğru olacak gibi.
Saat 9 yönü yani soldan rüzgar ve yine 21 cm sola vuruş mu?
Bir yanlış önyargıyı da hatırlatmakta yarar var,tüm dünyada çoğu atıcının inandığı daha hızlı saçmanın rüzgardan daha az etkileneceği tezinin tamamen yanlış olduğu kanıtlandı,benchrest ve field target gibi ciddi disiplin atıcılarının bile çoğunun yanlış bildiği ortaya çıktı,onlar saçma rüzgarda ne kadar kısa sürede hedefe ulaşırsa o kadar az rüzgar sapmasına maruz kalacağını sanırlarken işi bilen bir kaç seçkin atıcı kupaları kapmaya başlayınca netleşti durum,daha hızlı saçma rüzgarla daha güçlü etkileşime giriyordu çünkü,fırtınalı havada motorsiklet kullananlar daha iyi anlayacaklardır.
Paraşüt türü pelletler için hız her zaman iyi olmaya biliyor 870 fps gibi bir hız gayet başarılı sonuçlar veriyor. Yinede tüfek ve pellet markasına göre denemek görmek gerekir. Bu hız genelde ses hızının m/s olarak 0.8 i kadar bir sürate tekabül eder ve 1.2 katına kadar olan bu aralık transonik diye adlandırılan bir hız aralığıdır. Burada ses katmanları pelletin kenarlarında ses hızını geçer ve pelletin yapısı itibari ile yalpalamasına neden olur. O yüzden ses hızının 0.8 i kadar bir sürat ile namlu çıkışı başarılı olacaktır. Hız hevesine kapılmaktansa isabetli atış almak önceliğiniz olsun. Paraşüt tipi için 850 yeterlidir.
Kral puncher Jumbo 200 var olan model tam güçte yaklaşık 4 bar hava tüketiyordu. Zaten verimli aralık 180 ile 110 bar aralığı yani her 15 atışta bir tüpten hava basmak gerek. Zahmetli oluyor. Eğer 250 barlık bir tüp ise 220 bar ile 110 bar arası verimli olacaktır
bu hobide ana sınıfı öğrencisi konumunda olduğumu düşünmekle birlikte suhaken kullanıcısının yazısında belirttiği rüzgar sapmasını detaylandırmak gerektiği kanısındayım. kadirgl kullanıcısının da belirttiği gibi bazı saçmaların yapısından dolayı, hava ile etkileşiminden dolayı belirli hızlarda verimli bu hızların dışında verimsiz oluyorlar. bu verim artışını veya kaybını sadece rüzgar ile olan etkileşimine bağlamamak gerektiği kanısındayım. kadirgl kullanıcısının 0.8 ile 1.2 katı olarak belirttiği şey saçmanın ses biriminden hızı. rüzgarın hızı değil. sıfır rüzgarlı bir ortamda atılan saçma da belirli hızlarda verimli diğer hızlarda verimsiz olacaktır. çünkü saçma sadece rüzgara değil havaya da maruz kalıyor. (ingilizce olarak ayrodinamik olarak söyleniyor. çeşitli dallarda termodinamik sıcaklık ile madde zaman ilişkisi, hidrodinamik maddenin su içerisindeki değişimleri... gibi. konu havalı atıcılık olunca ayrodinamik oluyor.)
belirli hızlarda verime örnek verecek olursak yolcu uçaklarının kanat yapısıyla savaş uçaklarının kanat yapısı farklı. aynı şekilde kargo gemileriyle hız teknelerinin suya temas eden yerleri farklı şekillerde.
çok dağıtmadan duayenlerin de düzeltmesi talebiyle fikrimi beyan etmek isterim. rüzgardan bağımsız olarak saçma yapısına göre uygun hızlar vardır. onun dışında saçmada sapmalar yüksek olur.
rüzgar değişkenine göre ise saçma ne kadar hızlı olursa o kadar az sapma olur.
kadirgl kullanıcısının 0.8 ile 1.2 kat olarak belirttiği optimum hızları alırsak. bu hızlara uygun olan bir saçmanın en az sapma yapacağı hız optimum limitler içerisinde kalan 1.2 kat ses hızı olacaktır. çünkü sınırlar dahilinde en hızlı olduğu dolayısıyla rüzgara en kısa sürede maruz kalacağı hızdır.
katkısı olan herkese teşekkür ederim.
Havalıyla avcılığın yasal olduğu ülkelerde çok tutar gibi bu model. Amerikalılar bullpup modelini radara alır bence. Namludaki hayvana mermi kusmak, avcıları etkileyebilir
Tam Amerikalılardan beklenen bir hareket.
Doğrudur da kinetik enerji olarak bakınca çok güçsüz kalıyor havalı silahlar gözümde. Mesela 44 (2,85 gram) grain 6,35 pellet Hercules den 270 m/s hız ile çıkıyor hemen hemen 104 kj (1/2 x m x V2), öte yandan en basitinden bi tabanca 9 mm parabellum yerli sterling 125 grain (8,15 gram) mermi 320 m/s ile çıkıyor 417 kj 4 katı
, 308 win hesaplasak 140 grain yerli sterling (9 gram) 830 m/s ile çıkıyor namludan 3,1 Mj 31 katı
ne bilim ya bu silahlar çok güçlü ya bizim havalılar çok güçsüz
o yüzden ateşliler ruhsatla havalılar da internetten alınıyor 
Kimse alınıp gücenmesin ama bir PCPnin tam otomatik olmasının bana göre bir esprisi yok. Pellet israfı bir yana namluda sık sık pellet sıkışmasıyla uğraşmak zorunda kalmak da oldukça mümkün...
evet pellet sıkışması olabilir ayrıca şarjörde de sıkışma olabilir. ama diğer yandan çoğu pellet israfı. keskin nişancı değiliz. 150 metreye bozuk para koyup atıp alıştırma yapmıyoruz. avcılık zaten yapamıyoruz. lunaparklarda atış yaptırıp para kazanmıyoruz. yani bilmiyorum atış yapıp veya yaptırıp para kazanan birini bilmiyorum. maddi anlamda katma değer elde eden birini bilmiyorum. şunu vurabilir miyim. şu uzaklıktakini vurabilir miyim. şu kadar zamanda vurabilir miyim... yani çoğu gönlümüzü hoş etmek için. tam otomatiği beğenen arkadaşlar da ondan zevk alıyor.
bir de şu var tabi. sportif balıkçılık var. tekneye binip açığa gidip balığı bulup tutup geri bırakma sporu. günün sonunda elde ne var sıfır. onlar da gönlünü hoş etmek için bunu yapıyor. her bir günleri bizim kaç tane pcp tüfeğimize denk gelen mali bir yükü var.
sonuç olarak küçük şeylerle mutlu olabilecek insan büyük olaylara girmesin. konuya bağlarsak; kırma tüfek seven birisi pcp olayına girmesin. sık-kur pcp den zevk alan birisi de tam otomatik almasın.
Fiyata gelince huğlu ovis ile aynı (10.000 TL harç olmasa blitz yerine direk gider huğluyu alırdım, Ankara'ya yakacağım mazot bile vızz gelirdi
)
Genede alan olursa bir ineceleme videosu bizlerede bahşedin lütfen
ateşli yivli de çok güzel ama farklı kategoride silahlar. 10.000 tl. 7.62 mm olsaydı hemen alırdım. geçen hafta arkadaş ziyaretine sanayiye gittim. pcp silahlardan haberdar olmayan bir arkadaştı. silahları seviyor. akşam oldu atış yapamadık. dükkan uygundu içerde atış yapabiliriz dedim. atışlar çok eğlenceli geçti. atışların sonunda arkadaş şu kritik cümleyi kullandı. "benim otomatik tüfek olsa böyle dükkan içinde sanayide atış yapamazdık. benim de bundan bir tane almam lazım." 300 m üzeri ve av için alınacaksa pahalı da olsa ucuz da olsa ateşli yivli almak gerek. canım sıkıldı yağ tenekesini kevgir yapayım diyorsan havalı almak gerek. piyasada o kadar havalı varken forumda bazı sohbetlerde pistonlu mu yaylı mı sohbeti geçiyor. yani herkes kendine göre uygun olanı seçiyor.
evet abım senelerdır ugrasıyor ben 11 yasındaydım abım ozamanlar telsızle konusurudu uzak yerlerle tango1 1kg yankı alfa kesme bıseyler soylerdı suan 40 yasındayım abım hala telsızcılık yapar amator telsızcılık dernegınede uye zeytınburnunda
çağrı işareti. Uluslar arası kodlaması.
forumda kimimiz avcı kimimiz sadece atıcı. her durumda doğada insanların ve teknolojinin ulaşamadığı bazı bölgelere gitme durumumuz oluyor. cep telefonlarının çekmediği veya cep telefonunun iletişim şeklinin uygun olmadığı durumlar oluyor. bu durumda akla gelen ilk iletişim aracı telsizler. telsiz kullanımı da Türkiyede güvenlik güçlerinin, çeşitli yardım kuruluşlarının ve terör örgütlerinin de iletişim aracı olması sebebiyle kısmen kontrol altında tutuluyor. ayrıca farklı kullanım alanları olması sebebiyle birbirinden farklı sınıfların birbirlerinin haklarını ihlal etmemesi açısından da bazı kurallar var. ben de çoook başlangıç seviyesinde olduğum için başlangıç seviyesinde ve kısaca telsizciliği anlatıp ruhsatının nasıl alındığını anlatacağım.
ruhsat gerektirmeyen telsizcilik var. halk bandı diye tabir ediliyor. bu bandı kullanan telsizler ayrı ve çok dar bir frekans aralığında çalışıyor. pmr telsiz de denilen bu telsizleri kullanmak için herhangi bir ruhsata belgeye ihtiyaç yok. 3-5-10 km menzilli iletişim kurulabiliyor.
bir de amatör telsizcilik ruhsatı almanız gereken durum var. radyolardan da duyduğumuz uhf vhf badlarında iletişim kurmak istiyorsak uzak mesafelerle iletişim kurmak istiyorsak bu belge gerekli. bu özelliği bulunan telsizleri yanımızda bulundurmak için bile amatör telsizcilik belgesi almamız gerek. telsizcilik çok teknik çok elektirikli bir konu.
gelelim nasıl alacağımıza;
ulaştırma ve altyapı bakanlığına bağlı kıyı emniyeti genel müdürlüğü yılda iki defa amatör telsizcilik sınavı açıyor. sınav başvurusu e devlet üzerinden fotoğraf yükleme ve parayı yatırma şeklinde. sonra sınavın açıklanacağı zamanı bekliyoruz. sınav milli eğitim bakanlığı aracılığıyla yapılıyor. e sınav merkezlerinde yapılıyor. yakın zamanlarda ehliyet alanlar ile aynı e sınav merkezlerinde. sınavda sorulan sorular normal bir vatandaş için inanılmaz zor. ama internetten rahatlıkla bulunabilecek 500 tane kadar daha önce çıkmış sorular var. bunların içinden 50 soru soruluyor. sorular elektrik devreleri kanunlar ve kullanımla alakalı sorular. çıkmış sorulara çalışıp inanılmaz kolay bir şekilde sınavdan geçilebiliyor. hatırladığım kadarıyla çıkmış soruların dışında hiçbir soru yoktu. sınavı geçtikten sonra harç yatırılıyor ve size özel (tc kimlik numarası gibi) harfler ve sayıdan oluşan bir kullanıcı ismi (çağrı işareti) tanımlanıyor ve kart basılıyor. bu belgeyle çok geniş bant aralıklarında çok uzak yerlerle iletişim yasal yollarla kurulabiliyor.
evet o da benzer bir uygulama fakat uzak mesafe satışlarda bu mümkün değil. gerçi diğer şekilde de uzak mesafelerde satış sözleşmesi yapılamaz.
merhaba arkadaşlar. aklıma takılan birkaç soru olduğu için ilçe emniyet müdürlüğüne uğradım ve edindiğim bazı bilgileri sizinle paylaşmak istiyorum. almış olduğumuz havalı silahları sıfır sorumlulukla nasıl devredebiliriz diye sordum. cevaben diyorlar ki cep telefonu satınca sana kimse birşey soruyor mu? yok. o zaman rahat ol. yok dedim ben sağlam kazık arıyorum bağlamak için. o zaman da satış sözleşmesi yaparsın dediler. ayrıca 2023 3. ayında muhtemelen polnet 5'e ( kendi kayıt ve takip sistemleri) kaydedileceği alış satış işlemlerinin emniyet kontrolünde olacağını söylediler. gerçi zaman konusunda çok da güvenemiyorum ama bununla ilgili bir çalışma olduğunu duyduğumda aleyhimize bir kanun, yönetmelik çıkmaması için dua etmekle beraber sevindim. temennimiz ruhsat ile alınıp satılması ve yüksek milimetrelerin de serbest olması.
dünya nükleer savaşa giderken kurşun radyasyonu emmesi bakımından ayrıca önem kazanıyor.
yaramaz çünkü antifriz suyun donma sıcaklığını eksi değerlere düşürüyor. suyu soğutma işlevi yok.
Silahların üzerinde seri numaraları ve kalibreleri yazıyor. Gerçi kalibreleri değiştirilebiliyor. Ateşli silahlarda namlu üzerinde seri numaralar ve istediğinde yedek namluyu da ruhsata işletebiliyorsun. Havalıda ilk aldığın klibre yazıyor. Namluda da seri numara yok. Eğer ruhsatlandırma işlemi olursa namlu değiştirmek sorun olur.
Daha Çok Göster... Bu esnada Ruhsat dosyanızda mıdır yoksa tüfek bilgileri dosyaya işlenince mi hazırlanıp size verilecek bilmiyorum.
Süreci sıralamak gerekirse;
- Evraklar teslim edilecek,
- Olumlu sonuç alınırsa Satın Alma Belgesi alınacak,
- Tüfek alınacak,
- Tüfek Faturası ile birlikte 30 gün içinde İlçe Emniyet Müdürlüğüne görülüp işletilecek,
- Adresinize Ruhsat gönderilecek.
Konu hakkında bilgisi olan arkadaşlardan bir eksiğim veya yanlışım varsa düzeltmelerini rica ederim.
Ruhsatın kendisinde silah ve namlu seri numarası yazılı halde geldiği için zannımca ruhsat en sondur.
herkese bir ilan kotası koyulsa bu sefer de herkes bütün ürünlerini aynı ilana doldurur. bu şekilde bilgi kirliliği olur. tank alacağım ama dürbün ayağı da var ilanda red dot da var namlu da var. zaman sınırlaması daha uygun gibi. hem satmak isteyen yeniden koyar. mağduriyet de olmaz.
Abi samimiyet oluşsa keşke oturup anlatıyorum ben vermem de demiyor. Ben veremem diyor. Verebildiğini de biliyor herkes bunu söyleyince de ben nerden bileyim senin psikolojik durumunu muhabbetine giriyor. Tamam onlar da kısmen haklı ama ben alacağım tüfekle bir şey yapacak olsam neden ruhsatlısını alayım zaten ruhsatsız bir sürü var su gibi bulunuyor. Üniversite öğrencisiyim sicilim temiz ters bir durumum yok oturup konuşsa neyse kestirip atıyor hangisine gitsem. Hastanede sağlık raporu ücreti olmuş 250 TL 1 günde hallolmuyormuş birde.
ben gittiğimde hemen almıştım. kanun yönetmelik değişmediyse veriyorlar.
ayrıca teorik olarak o raporu vermeye yetkili kişi sizin piskolojik durumunuzu belirlemeye de yetkin kişidir.
eğer uygun değilsem uygun değildir dersiniz. hiç sormadan bakmadan değerlendirmeden ben nerden bileyim denir mi?
hastalık için gittiğimizde şu ilacı bir dene bakalım olmazsa başka ilaç yazarız diyerek sağlığımızı riske atanlar iş ruhsata gelince nasıl da garantici oluyorlar.
