hogo87 tarafından yazılan gönderiler

Lütfen Resim Paylaşımlarınızı Galeri Üzerinden Yapınız. Ek Dosya Yükleme İptal Edilmiştir..

Bizimle Paylaşmak İstediğiniz Resimlerinizi Galeri Dışında Link Olarak Vermek Yasaktır. Galeriye Nasıl Resim Yükleneceğini Bilmiyorsanız Lütfen Konumuzu İnceleyin Buradan Açtığımız Konuyu Ziyaret Edebilirsiniz.

    Tutuksuz yargılama için bırakılan sanığı bir daha kim bulacak peki? Suçüstü yakalansa bile tutuksuz yargılanmalı mı bir hırsız?

    tutuklama haricinde başka koruma tedbirleri de var.örneğin emniyete belli aralıklarla imza vermek gibi.yurtdışına çıkış yasağı gibi.

    içerdeydi derken yargılama sonunda içerdeydi demek istedim.tutuklama bir koruma tedbiridir ve ancak gerek duyulan hallerde uygulanabilir.hırsızlığın üst sınırı 3 yıl.zaten davalar 3-4 yılda sonuçlanıyor.o kişi beraat ederse ne olacak.kim verecek boşa yatılan 3 yılın hesabını?

    Orantı kişiden kişiye değişen bir kavram değil mi?

    Elinde 76.5 cm sopa olan birinin saldırısı 7.65 mm ile defedilirse orantı sağlanmış olur mu? ;şrofls;.

    Veya gmby'a (tüy siklet) yapılan saldırıda silah kullanması mazur görülebilirken baykuş nikli üyemizin tokadı orantısız güç olabilir mi?

    tüy siklet birisinin evine hayvan gibi bir hırsız girdi diyelim.o kişi de hırsızı yaraladı.hakim bu kişiye neden adamı dövmedin.sen sınırı aşmışsın diyemez.

    izbandut gibi bir adamın evine ufak tefek silahsız bir çocuk hırsızlık amacıyla girdi.kişi de çocuğu çekip vurdu.çocuk öldü.adam maşru müdafaa sınırını aşmıştır.kasten adam öldürmeden ceza alır.haksız tahrikten yararlanır.

    30 Bin Vatan Evladımızın Katili Benim Paramla Ekmek Yiyor Su İçiyorsa Hala , Siz Hangi Hukuktan Bahsediyosunuz

    kusura bakmayın ama bu tür sözler tartışmaya hiçbir yararı olmayan beylik laflar.hukuk o kişinin cezasını hakettiği şekilde verdi.siyasi kadrolar infazı engellediyse hukuk ne yapsın?olayları birbirine karıştırırsak bir yere varamayız.

    Bu Arada Benim Bahsettiğim Olayda Hırsız Otomobilin Camından İçeri Bakmaktaydı..

    arabanın camından içeri bakan sabıkalı hırsız, hırsızlık suçuna teşebbüs etmiş değildir.bunu hangi hukukçuya sorarsanız sorun.cevap değişmez.

    polis eğer kişi camı kırınca ya da bir aletle kapıyı açınca müdahale etseydi o kişi eblemis'in dediği gibi içerdeydi.sen arabanın camından içeri bakıyor diye adamı alır götürürsen savcıya savcıdan ne bekliyorsun ki?olay anlattığınız gibiyse o hırsızın şu an dışarıda olmasının tek sebebi polistir.suçun ne zaman ortaya çıktığını bilseydi belki de hapisteydi şimdi.

    ayrıca burada sabıkalı da olsa bir kişinin temel hak ve hürriyetleri mağdur olma ihtimali bulunan kişinin arabasının camından daha değerlidir.

    Arıtman´ın yasa teklifinin gerekçesinde, bir kimsenin konutunun eklentilerine bilgisi ve rızası olmaksızın girilmesinin haksız saldırı olduğu görüşüne yer verilerek, bu haksız saldırıya karşı meşru savunmanın söz konusu olduğu bildirildi. Böylesine bir meşru savunmada konutta yaşayan kişilerin haksız saldırı karşısında doğal olarak sınırın aşılmasını mazur gösterecek bir heyecan, korku ve telaş içerisinde olacakları belirtilen gerekçede, ´´Dolayısıyla kişinin özel konutunun haksız saldırıya uğraması halinde meşru savunmanın saldırı ile orantılı biçimde olması hali aranmaz´´ görüşüne yer verildi.

    burada canan arıtman tam anlamıyla saçmalamış.ceza hukuku ilkeleriyle tamamen alakasız bir durum bu.saldırıyı orantılı bir şekilde defetmek ilkesi her meşru müdafaa halinde aranır.

    abi bu olayda sadece hırsızlık nedeniyle ateş edip öldürme yok ki.adam hırsızda silah var falan zannetmiş.bir sürü parametre var değerlendirme sonucunu etkileyebilecek.

    ben yine de şöyle söyleyeyim:eğer evinizde hırsızlık yapmaya çalışan birini hırsızlığı engellemek amacıyla yakalayıp döverek engellerseniz ceza almazsınız.olayda yakalayıp dövme imkanınız yoksa ve engellemek amacıyla yaralarsanız yine ceza almazsınız.ama başka şekilde engelleme imkanı varken yaralarsanız yine ceza alabilirsiniz.yok eğer öldürürseniz yine işin içine başka parametreler girer.eğer olayın heyecanıyla yaralamak isterken öldürmüşseniz ceza almazsınız.yok eğer yaralama imkanınız varken ve mazur görülebilecek bir heyecanınız da yokken adamı gebersin pislik diyerek öldürürseniz kasten adam öldürmeden ceza alırsınız.bu cezanız haksız tahrik nedeniyle bir miktar indirilir.

    ağar hırsız malı almış kaçıyorken ne yaparsanız yapın-cezai sorumluluğu doğuracak manada- ceza alırsınız.suçu işleyip giden birini öldürmek meşru müdafaa değildir.diyelim ki adam kaçıyor ama elinde tabanca var.size doğru doğrulttu.bu durumda siz de ateş edecek sanıp onu vurdunuz ve adam öldü.bu durumda da meşru müdafaadan yararlanırsınız.dikkat edin bu olay hırsızlık nedeniyle meşru müdafaa değil.hatta burada adamın elindeki airsoft ;kihhik, olsa bile siz onu vurursanız ceza almazsınız.çünkü olay büyük ihtimalle mazur görülebilecek bir heyecan durumundan meydana gelmiştir ve o durumda airsoft ile gerçek silahın ayırtedilmesi mümkün değildir.

    Benim hatırladığım olayda hırsız kaçarken vurulmasına rağmen adam ceza almamıştı

    öyle bir şey olamaz.çalıntı eşya hırsızın egemenlik alanına geçtiğinde ve hırsız suçu tamamladığında onu vuramazsın.hatta hukuksal olarak(cezai değil) -eşya hukukuna göre- senin taşınır malını çalan hırsızdan malını onu o an takip ederek(sıcak takip gibi) alabilirsin.fakat ertesi gün hırsızın elinde kendi malını görsen onu alamazsın.artık zilyet odur çünkü.

    hasan abi bu durumda arkadaşınız yanlış davranmış.anlattığınız olayda yapması gereken plakayı alıp polise bildirmekti.çalan kişi zaten hırsız uğursuz.aracın sahibi ''bu araç benim'' dediğinde ne bekliyordu acaba?hırsızın ''aaa kusura bakma kardeş,ben bunu çaldım.ama pişmanım, al buyur arabanı'' deyip anahtarları uzatmasını mı?sonuç olarak arkadaşınız pek akla mantığa uygun davranmamış.olayı iyi tarafı silahtan çıkan kurşunun birine denkgelmemiş olması.

    tüm çağdaş hukuk sistemlerinde ihkak-ı hak yasaklanmıştır.cezayı devlet verir.sizin arkadaşınızın cezası dayak olabilir hırsıza karşı,bir başkasınınki ölüm olabilir.bunu sınırını kim belirleyecek?

    sana silah çeken kişiye karşı kendini tabi ki savunabilirsin.ama onu etkisiz hale getirdikten sonra dövmeye devam edersen suç işlersin.meşru müdafaa başka şey kişinin cezayı kendi tayin etmesi başka şey.hukuk kuralları belli.dolayısıyla bu konu hakimden hakime mahkemeden mahkemeye değişmez.

    komşusunun evine hırsızlık amacıyla giren adamı balkonundan vuran kişi 3. kişi lehine meşru müdafaadan yararlanır.ceza almaz.ama komşusunun evine girip değerli eşyalarını çalıp kaçan hırsızı kaçarken vuran adam cezalandırılır.meşru müdafaa nın yasada tanımı belli.ilk örnekteki olayla hasan abinin arkadaşının başına gelen olay aynı değil.birinde meşru müdafa diğerinde ihkak-ı hak var.

    sorunu yanlış yerde arıyorsunuz.sorun cezaların azlığı değil.sorun etkinliğin sağlanamaması.geçen bir dosya ile ilgili bilgi almak için yargıtaya gittim.dava 2008 in ilk yarısında tamamlanmış.hüküm verilmiş.tutuklu sanık yok.sordum görevliye bu dosyanın temyiz incelemesi ne zaman sonuçlanır diye.adam tutuklu sanık yoksa 3-4 yıl sürer dedi.burada 3-4 yıl sonra dosya kesin olarak kapanmıyor.yargıtay bozma kararı verirse yeniden başlayacak dava.şimdi burada ceza az olsa ne olur fazla olsa ne olur?suç diyelim ki hırsızlıksa adam cezasını 4 yıl sonra çekiyor.olayın mağduru bile ayrıntıları unutur bu kadar süre içinde.

    dolayısıyla çözüm cazaları artırmak değildir.çözüm hakim-savcı sayısı ve kalitesi ile kolluk görevlilerinin niteliğini artırmaktır.halk bu şekilde cezaların azlığından şikayet ettikçe ciddiye alan çıkmayacak.

    yasaları ben yapmadım.ilerde uygulayıcısı olursam da bakış açım yukarıdaki gibi olur.çünkü soruşturma evresinde yapılan hukuk ihlalleri yüzünden temyiz aşamasında bozulan ya da suçlu olduğu gün gibi ortada olduğu halde kolluğun iş bilmezliği yüzünden delil yetersizliğinden serbest kalan olaylar biliyorum.

    benim yukarıda belirttiğim düşünceler benim bireysel olarak ortaya attığım tezler değil.yürürlükteki tck ve cmk bu.bana inanmayan güvendiği bir avukata ya da hakime sorsun,savcıya sorsun.özellikle de savcılara.kolluk görevlilerinin hukuk bilmezliği yüzünden ne adamların sokağa salındığını onlardan iyi bilen olamaz.

    sokağa soralım türünden sözlerin de ciddiyetine kesinlikle inanmıyorum.kime sorsan cezaların yetersizliğinden,adaletin işlemediğinden yakınır tabi.ama ne kadar bilgiyle yaparlar bu yakınmaları orası şüpheli.türk adalet sisteminde sorunlar olduğunu kesinlikle inkar etmiyorum.ama adli yargı makamları işini yapmazsa polis o adamı döver,hakkıdır şeklindeki bir yaklaşımı da kabul etmiyorum.

    Şahıs Yakalanmadan Önce Tam 20 Dakika Takip Edilmiş , 20 Dakika Sonunda Bir Otomobilin Etrafında Diğerlerinden Daha Fazla Tur Atmaya Başladıktan Sonra da Polis Ekipleri Tarafından Alınmıştır... Alındığı Esnada Ağzından Islanmış 2 Buji Parçası Çıkmış , Ceplerinden de Buji ve Hırsızlıkta Kullanılan Diğer Malzemeler Çıkmıştır..Ve Bu Haliyle Savcının Verdiği Karar ''Suç Teşebbüste Kalmıştır'' Olmuş , ve Suç Teşebbüste Kalmıştır... Ayrıca Zanlı Karakoldaki İfadesinde Gazi Mahallesi Yakınlarında Oturduğunu Söylemiş , Beşiktaş Bölgesine Gezmek İçin Geldiğini Belirtmiştir.. Fakat Yapılan Üst Aramasında Cebinden Tek Bir Kuruş Para Bile Çıkmamıştır... Daha Sonra Şahıs Bölgeye Arabasıyla Geldiğini Belirtmiş , Yapılan Arama Neticesinde Şahısın Otomobili ''Gayrettepe'' de Yani Olay Yerinin 3-4 km Kadar Uzağında İçerisinde 2. Bir Şahıs Oturur Halde Bulunmuştur.. Şimdi Neyin İspatından Bahsediyosunuz ? Adam Yaralamış , Onlarca İnsanın Canını Yakmış , ve Son Olayda Polis Müdehale Etmese Aynı Gecede Onlarca İnsanın Daha Canını Yakacak Bir Adamdan Bahsediyoruz Burada.. Ne Yapmalıydı Polis ?

    Gerçek Hukuk Devletlerinde Hukuk , Kamu Vicdanının Kağıda Dökülmüş Şeklidir.. Bu Haliyle Suçluların Serbest Bırakılıp , Bırakılmayanlarında 3-5 Ay Yatarak Tekrar Kaldıkları Yerden Devam Etmelerini Sizin Vicdanınız Kaldırıyorsa Ben Size Söyleyecek Kelime Bulamam... Yazılı ve Görsel Basın Adaletin Çoğu Zaman Yerini Bulmadığını Hergün Bas Bas Bağırıp İnsanlara Duyurmaya Çalışmıyorlar mı ? Peki Bu Ülkede Yaşayan İnsanlar Bunun Farkında Değiller mi ? Öyleyse Ben Sizin de Söylediğiniz Gibi Yasalardan Bihaber Olup , Yapılan Hukuksuzlukları Vicdanıma Havale Etmeyi Tercih Ederim.. Bilmem Anlatabildim mi...

    suçun teşebbüs aşamasında kalması kişinin savcı tarafından salıverilmesini gerektirmez.bilakis teşebbüs aşamasında kalan bir suçu işleyen kişi cezalandırılır.bu durumda sadece verilecek ceza azaltılabilir.yani ortada teşebbüs aşamasında kalan bir suç varsa savcının yapması gereken iddianameyi hazırlamaktır,kişiyi salmak değil.burada yanlışınız var.

    olay eğer anlattığınız şekildeyse burada teşebbüs yok.hırsızlığa teşebbüs için kişinin icra hareketlerine başlamış olması gerekir.örneğin aracın kapısını açması gerekir.kişinin cebinden saydığınız aletlerin çıkması da kişinin hırsızlık yapacağına kanıt değil.dediğiniz aletlerin bin tane kullanım yeri bulunabilir.nerden çıkarıyorsunuz suç aletleri olduğunu?

    siz ceza yargılamasının nasıl işlediğinden sanırım habersiz olduğunuz için bu mantıkla düşünüyorsunuz.polisin bu şekilde olayın teşebbüs aşamasında kalıp kalmadığının ya da suçüstünün ne olduğundan habersiz tutumları yüzünden binlerce şüpheli savcı tarafından serbest bırakılıyor malesef.polis iş bilse zamanında müdahale eder.erken ya da geç değil.

    gerçek hukuk devletlerinde hukuk, kamu vicdanının kağıda dökülmüş hali falan değildir.o sizin düşünceniz ya da temenniniz.hele ki ceza hukukunda kamu vicdanı gibi muğlak bir kavramın kullanılması ancak totaliter ve otokratik rejimlerde görülür.bu tür kavramların hukuk devletiyle uzaktan yakından alakası yoktur.

    son olarak polis yasal çerçevede işini yapsın yeter.polis durumdan vazife çıkarmaya çalıştıkça kazanan suçlular oluyor.

    Sadece Suçüstü Yakalanmadı , Olay Teşebbüste Kaldı Diye 17 Sabıkası Olan Ve Üzerine Basa Basa Söylüyorum Arabaların Camlarından İçeri İki Elini Siper Ederek Teyp v.s Arayan Bir Zanlı Savcı Tarafından Serbest Bırakılacak ; Polisin Hiç Bir Caydırıcılığı da Olmayacak , Ertesi Gün de Bu Herif Gelip Benim Arabamı Soyacak... Oldu İkinci Defa Yakalandığında Madalya Takalım.. Saçmalamışsınız Resmen...

    suçüstünün tanımını polis de sizin gibi yaptıysa kişinin serbest kalması normal.çünkü suçüstü bir olay yok anlattığınız şeyde.cmuk 2 yi okuyun.ayrıca anlattığınız olayda kişi bir suça teşebbüs etmiş değil.eğer teşebbüs aşamasında kalmış bir suç olsaydı savcı işlem yapardı.bu olayda savcı bırakın suçüstü yakalanmayı suça teşebbüs olarak bile nitelendirmemiş olayı.doğrusu da bu zaten.sırf adam sabıkalı diye arabanın içine bakarken yakalayıp dövemezsin.ama bunu yapan polis hakkında çok rahat hukuki işlem başlatılabilir.asıl saçmalayan,yasalardan bihaber konuşan sizsiniz.

    yok eğer yasalar yetersiz diyorsanız bana ya da kişiyi serbest bırakan savcıya değil yasaları çıkaran meclise kızın.kafasına göre suçlu tanımı yaparak birilerini döven polisleri övmeyi de bir kenara bırakın.