falcone tarafından yazılan gönderiler

Lütfen Resim Paylaşımlarınızı Galeri Üzerinden Yapınız. Ek Dosya Yükleme İptal Edilmiştir..

Bizimle Paylaşmak İstediğiniz Resimlerinizi Galeri Dışında Link Olarak Vermek Yasaktır. Galeriye Nasıl Resim Yükleneceğini Bilmiyorsanız Lütfen Konumuzu İnceleyin Buradan Açtığımız Konuyu Ziyaret Edebilirsiniz.

    malumatınız için teşekkürler, peki bunu tecrübe ettiniz mi yani optik merkezle olmuşmu. Buradan vasıl olmak istediğim netice; tatbik ettiğiniz usül, ucuz silahların kafi şekilde hassas yapılmamış kırlangıç kızakları için de çözüm olabilir mi.. Bu mevzuda karşılaştığım iki mesele var:
    1 hassas yapılmamış merkezleme noktaları.
    2 hassas montaj edilmeyen veya hassasiyeti kifayet etmeyen ayaklar.

    Bunlara bulduğunuz çare diğerlerine de fayda sağlayabilir mi

    şu ana kadar ulaşabildiğimiz yani para karşılığı satılan ve memleketimizde mevcut bulunan silahların hiçbiri 1250 fps lik sürati geçmiyor , henüz aklıma geldi.
    Çünki snony patlaması çıkıyor o zaman. Bu yüzden yapmıyor olabilirler. Daha az süratlerde piston, silindire çapmadan evvel namluyu terk edecek kuvveti bulamıyor.

    Bildğim kadarıyla şu anda türkiyedeki en kuvvetli yaylı silah benjamin trila n X 1200, ondan biraz daha kuvvetli olanı ise aynı marka aynı seriden 1500 olanı galiba, lakin getirmiyorlarmış.


    İyi de ses sürati aşsa ne olacak ki ateşli silah kadar olmayacaktır neticede.

    babam 3 sene kadar önce akçiğer kanserinden vefat ettiği gece; Bir süre yataklı ve uzun süre ayakta tedavi gördüğü medicana hastanesinde acile kabul edimediğinde, cankurtarandaki doktor acildeki doktora "ne demek yeriniz yok bir sürü boş yatağınız ve en azından sedyeniz burada boş duruyor diye bağırdı" oradan giderken "hasta özellikle istemeseydi biz hastayı iyi bir hastaneye götürecektik" dedi.

    Az daha acil doktorunu dövecek zannettik. Özel hastaneler diğer hastalarda olduğu fgibi acil hastalarından kazanç sağlayamayacları için ve orada ölmesi muhtemel hastalar, başarı puanlarını düşürecekleri için onları kabul etmek istemezlermiş. Neticede atatürk hastanesine yetiştik lakin çok üşümüştü ve orada yapılan müdahale kifayet etmedi.

    şahit olduğum bu olayda ve diğer olaylarda ambulans şöförlerinin bir suçuna şahit olmadımşahit olmadığım mevzularda da diğer suçlar kadar ayyuka çıkmadığını düşünüyorum. Onların ekip olarak bir kahraman olmadıkları manasına gelebilmesi muhtemel herhangi bir sözü yapıcı da bulmuyorum.

    Elinden geleni yaparlar ama kafi gelmeyebilir. ben kısa süre öncesine kadar günde askari 2 - 3 saat şehir trafiğinde vasıta kullanıyordum ve cankurtaranlara galiba yalnızca ben 4 - 5 vasıta yol veriyoruz diye düşünürdüm.

    Neticede can kurtaran bir çok tehlikeyi göze almak zorunda kalmışsa bu tehlikelerde onu sorumlu tutamayız. Bir gün acil bir hastanız veya şahsi bir meseleniz olursa ve ambulans şöförü size" mevzu bahis tehlikeler yüzünden çabuk gelemedim, evet hastanız öldü ama kurtarmak için emniyet şeridinde o kadar hızlı gidemezdim, o riski alamazdım " derse mazallah belki de adamı döversiniz

    bir yakınım uçak mühendisi olarak, belirli sürat tahditlerinin üzerinde (savaş uçaklarında) kompozit malzemenin performansını araştırıken, amerikan üslerinden, avrupadaki nato üslerinde gitmiş ve orada platin alaşımlı vs hususi bir madeni çubuk kullanması gerekiyormuş ve tatbikat esnasında kırılmış, bunu bulunduğu bölüm şefine rapor etmesi gerekmiş (bunlar her neyse çok pahalıymış) neticede üs komutanına kadar yazılı olarak bildirip yenisini talep etmişler. ve arkadaşım oradaki görevini bitirip döndüğünde "Buradan bir iş çıkamaz" gibi bir fikir edindi, çünki o arkadaşım amerikada bir bardağın içinde o çubuklardan takriben 80 - 100 adet vardı ve icap ettikçe alıp kullanıyorduk dedi.

    Bunun mevzu ile alakası şudur. Evet amerikalılar pahalı olan şeyleri kolay harcıyorlar zaten onların bize öğretmek istedikleri zihniyet de budur, siz de harcayın , doğrusu budur.

    Bence de malzemeden kaçmadan iş yapabilmek tatmin edicidir, tabii malzeme için başkalarına muhtaç değilsek.

    Ben aynı vazifeyi daha az mühimmat harcayarak yapmak isterdim, daha az ses çıksın, daha çabuk bitsin, düşman gelip olanları gördüğünde zaten tuzağıma düşmüş olsun. Ama tabii ateşli silahın o sesi şehrin ve mesleki , ailevi sıkıntıların çoğunu dağıtıyor.

    bir gün teröristlere karşı(müslümanlara karşı) yapılacak o büyük saldırının hevesiyle yapılan tatbikatlar esnasında orada bulunmak demek zaten hedef olmak manası taşıyor, haliyle orada bulunmak istemezdim.

    Bosna herseği bir kaç günlük kısa bir gezi sayesinde gördükten sonra, savaş sırasında orada veya; Aynı silahlarla ve kara harekatı esnasında filistinde bulunmak bana daha ahlaklı ve gurur vesilesi olacak gibi hissettiriyor, ya sizce.

    bu silahtan kullanan arkadaşların sayısı az olduğu için bilinmeyenler, ve efsanelerde mevcut olabilir. Daha evvel onur kardeşimizin back fusion silahını görmüştüm ama seninkiyle aralarında büyük bir fark olmayacağını sanıyorum.
    Yine de gamonun en kuvvetli silahı bu idi (zannedersem hala da öyle). Tabii daha kuvvetlidir.

    dürbün ayarının bozulmaması ise leapers in ateşliler için üretiliyor olmasıyla alakalı olabilir.

    iyi de levent kardeşimizin şahsım da dahil bir çok kişiye himmeti, faydası dokunmuştır, onun kimsenin düşmanlığını kazanacak bir meselesi olduğuna inanmıyorum, bir yanlışlık olsa gerek.

    Bu arada asfaltın kenarında olduğunu yazdın ya levent şimdi bütün asabım bozuldu, salaklık etmemi hiç affetmeyeceğim. Çoook moralim bozuldu çook. Keşke gelseydim.

    Topu tüfeği vs yanıma aldım hatta hevesli bir arkadaşla birlikte bir kaç kutu pelet de satınalmıştım.

    evet evani X monter de anlatmak istediğime yakın bir yapı var ama onun da kuvveti az. Üstelik bulpup değil. Heryerden rahatlıkla ve ucuza bulabileceğimiz bir silahı uygun fiyatlara bir canavara çevirmek, üstelik sabit kuvvetini bozmadan. Nasıl; iyi olmazmıydı.

    muhtelif markalara tapanlar biraz şaşırırdı fakat bir süre sonra onlar bile alışırdı.

    oralarda bir yerlerde sizlere ulaşamadan çamura saplanmak hala da büyük bir korkudur lakin beni en çok üzen sonradan akıl ettiğim bir mevzudur, yani keşke gelseydim , zaten çamura saplanmam dahi sizlere yakın bir yerlerde saplanırdım, oradan yürüyerek sizlere kadar ualaşabilirdim. İşte bunu o zaman akıl edemedim. Buna kızıyorum ve hala da üzülüyorum.

    sevgili kardeşim çalışmalarını merakla bekliyorum, ben hep at44 e regulor takıp,
    kuvvetini yüksek ayarlayıp, bu kuvveti çabuk bitirmesin diye var olan ufak tüpe ek olaraktan kundak kısmına şişman bir tüp takmayı hayal ediyordum. Zannedersem sen, bunun ilk çalışmalarına başladın bile, ardından kuvvet, takat vs işlerine de başlarsın. Mühim olan başlamak. Bu arada hevesini kaçırmak isteyen kişilere kulak asma. ( "Bu mümkün olsaydı, dünyanın büyük firmaları yapardı" gibi)