Powercore adlı kullanıcının mesajları

Ek olarak namlu ile dürbünü herhangi bir sebepten ötürü aynı hizada merkezlenmeyen tüfekte, vuruş noktası yatay olarak(sağa yada sola alınarak hangi tarafa çekiyor ise) merkeze sıfırladıktan sonra mesafe uzadıkça sağa yada sola çekmede bir artış söz konusu olmaz ve mesafeye göre herhangi bir sıfırlama durumu gerektirmez, namlu setlerinde problem olmadıkça namlunun tek bir vuruş noktası olur, reticle'ı o noktaya paralel alırsanız sorun ortadan kalkar.dürbünün çalışma sistemi reddot yada gez arpacık mantığındaki gibi değildir, yatay olarak birbirine paralel olmayan sağa yada sola çeken Dürbün,Namlu aksını bir kere sıfırladığınızda, namlu ile dürbün her mesafede aynı doğrultuya bakar.
Özet ile 50 metrede hedefi vuran tüfek 75 yada 100 metrde hedefin sağını vurmaz, sadece dikey eksende düşme söz konusu olur.



Rüzgar nedeni ile oluşan sapmaları, merkezleme nedeni ile olan sapmalardan iyi ayırt etmek gerekli.



https://www.snipershide.com/sh…gned-with-barrel.7025211/



https://www.longrangeshooting.…es/scope-internal-anatomy

Sn. Umtys, Hayır hiçbir modifiyesi yok, orjinal fabrika hali, vuruş noktasını hizalamak sola doğru 65 küsur klik gerektirmiş olsada sıfırladıktan sonra sapma yapmıyor, 25 kalibrede 44 grain solidler ile fabrika verileri olan 980 fps'de SFP reticle ile 6x'de 350 metreye kadar zaten reticle derecelendirmesi mevcut oluyor, rüzgar yok ise 350-400 metrelerden 60x50 hedefleri zımba gibi vuruyor.
FFP kullanırsanız durum farklı.
Şuanda kamera aparatı bakıyorum, müsait zamanda bunun ile alakalı birkaç video ekleyebilirim.

Benim yaşadığım sorun, rüzgar nedeni ile 150-200 ve 250 metreler sonrasında oluşan yatay eksen sapmalarında dürbünü sıfırlayamamak, tüm payı mevcut hizalama sorununu düzeltmek için kullanmamdan ötürü, rüzgarın oluşturduğu sapmalar için kullanacak pay yok.
Buna bağlı olarak zoom kullandığımda ise mevcut sapma payı reticle içinde büyüdüğünden netice alamıyorsunuz.

Şuanda rüzgara bağlı sapma olduğunda 8x in üzerinde zoomla atış yapmak biraz hikayeye dönüyor, takılı olan no limit ayakları kullansam bile yatay eksene faydası yok.
Aşağıda 37 metreye sıfırlanan dürbün ile 10-15 kmh arası hızla esen rüzgarda 980 FPS ile seyreden 44 grain solid'in 6x' zoomda mesafeye göre oluşan sapma ve holdover payları mevcut,
Zoom girdiğinizde yatay ve dikey paylar dahada açıldığından yatay ekseni hizalayamıyorsunuz. Diğer yandan eğer beklentileriniz bu mesafelere atış yapmaksa, "konuya uygun bir dürbün ile"
Bigmax X, Bighorn gibi modeller ve Hatsan'ın bazı modelleri bu performansı sunuyor.
Yeni tüfekte FFP'de no limit ayak ile beraber yatay ve dikey eksende 25-30 Mrad ayarlama payı olan bir dürbünede geçmeyi düşünüyorum.
Şu aşamada fırsat bulup tüfeği gönderemedim,bir aksilik çıkmaz ise yakında göndereceğim, aynı şekilde hemen herkes Kral hakkında olumlu şeyler söylediğinden benimde beklentim bu yönde, bakalım İnşallah hallolur.
Screenshot-20220618-105040-com-borisov-strelokpro.jpg

Dürbünün turretlerini sağa çevirince sola,sola çevirinde sağa alması gibi bir durumdan bahsetmişsiniz, eğer yanlış anlamadıysam aşşağıdaki videoda bu açıklanıyor,

Dürbünü değil, türretler ile sanki namluyu vuruş noktasına ayarlıyormuşçasına düşünerek turretlerı kullanmanız gerek,genel bir durum.

Soruna gelir isek
Dürbünde ve ayaklarda sallantı varmı yokmu önce ona bakmak gerek, burada bir sorun yok ise

atışlar sırasında düşük oranda bir zoom oranı belirleyin ve zoom oranını değiştirmeden

Vuruş noktası kayma yapana kadar atış yapın, tekrar hedef şaşırmaya başlar ise dürbün ayarları ile hiç oynamayın,tekrar 250 bar civarı doldurup atış yapın,250 bara doldurduktan sonra sonra vuruş noktası düzelir ise hava transferi veya basınç ile alakalı bir durum olduğu zaten ortaya çıkacaktır.

Eğer düzelmez ise

Reticle'da kayma durumu söz konusu oluyor gibi.

Arazide hem kurulum, hem atış hem grupman hem sıcak soğuk hava koşulları derken ayrıntılara kapalı alanda yaptığınız atışlardaki kadar dikkat vermek mümkün olmadığından gözden kaçabiliyor, tek tek salim kafa emin adımlar ile denemek gerekli.

Kullanmış olduğum Bigmax X imde bende biraz sorun yaşadım dürbün namlu hizalamasında maalesef biraz sorun var.
22 mm no limit vector ayak kullanıyorum, dürbün ise Helix 6-24x50 SFP MRAD

Sorunlara değinecek olur isem
Dürbün raylarının olduğu kasa sola doğru yamuk , dürbünü bağladığınızda dürbünün ön kısmı solda arka kısmı hafif sağda kalıyor.

Kasa ve kasaya bağlı olan dürbün sola doğru bakarken namlu ve namlu ceketi ise sağa doğru baktığından aralarında çaprazlama fark oluşuyor, zıt pozisyonda sıfırlaması zorlaşıyor, buna birde ek olarak namlu ceketini çıkarttığınızda hali hazırda sağa doğru yamuk olan namlunun son 20 santimetrelik kısmında sağ yöne doğru bir yamukluk daha mevcut, bu namlunun gövdeye oturduğu kısımdaki açı hatasından ayrı olarak namlunun kendi üzerindeki bir durum namlu sökümüne gerek kalmadan rahatlıkla fark ediliyor.

Ayrıca namlu ceket içerisinde sağlıklı ortalama yapamayıp, merkezden sol tarafa doğru eğimli durduğundan UNF kapağı takmak için namluyu hafifçe kastırarak ortalamam gerekiyor.

Pellet iticisi ise merkezden yukarıya doğru hareket ediyor, başlangınçta pelleti iterken namlu merkezine üst kalacak biçimde pelleyi itiyor , biraz daha ittirince namlu merkezine doğru aşağıya doğru ortalayarak pelleti namluya sürüyor, yani kolu ittiğinizde ilk yarı yukarıda hareket ederken 2. Yarısında ortalama yapıyor, solidlerde pek sıkıntı yaratmasada 31 grain HN barracuda ve Elde kalan JSB pelletlerde zaman zaman takılma sorunu yaşadım, kurma kolunu zorlamadan tekrar geri çekip yavaşça istersem pellet namluya oturuyor, fakat zorlarsanız ve hızlı manevra yaparsanız sıkıştırmanız mümkün, ben hiç zorlamadım.

Son olarak 2 hava tübünü birbirine bağlayan bakır boru ise olması gerekenden uzun takılmış , burada oluşan payı kundağa sığdırabilmek için bakır bağlantı borusu içeri doğru yamultularak ittirilmiş,ve kundak bu şekilde takılmış, atış yaptıktan sonra tetiği serbest bıraktığımda tetik bileşenlerinden klik sesi gelmeye başlaması üzerine kundağı söktüğümde içeri doğru yamultulan borunun tetiği serbest bırakan plakaya temas ederek yük bindirdiğini gördüm, nazikçe boruyu ortalayarak sorunu düzeltmek mümkün oldu, tetik ayar vidasınıda biraz gevşeterek tetiği yumuşattım.

Kasanın sola doğru, namlunun,namlu ceketinin ve namlu ekseninin ise sağa doğru çaprazlama şekilde ZIT noktalara bakmasının yarattığı en büyük dez avantaj tüfeği sıfırlamak için vuruş noktasını neredeyse tamamen sola almak zorunda kalmam, dürbünün yatay eksendeki toplam klik sayısı 132 adet yani, 66 klik sağa, 66 klik sola hareket payı mevcut, ve sıfırlamak için vuruş noktasını sola doğru 60 klik atmam gerekti ancak ,(böylelikle toplamda 132 lik payın 120 sini kullanmış oldum )

Bu şekilde rüzgarsız havada 40 metreden 400 metreye kadar yatay sapma olmadan atış yapabiliyor,
Rüzgarsız havada maximum 400 metreye atış yapabildim bu mesafeden 50x50 hardox hedefleri vurmak mümkün, diğer yandan sıfırlamadan sonra hizalama problemine rağmen sorunsuzca atış yapabiliyorum, 40 metrede ise destekli atışlarda aynı deliği yakalamanız mümkün oluyor, tüfeğin solidler ile mesafe atışları ise hakikaten keyifli, 650 metrelere kadar isabetli atış yapan arkadaşlar mevcut, yani dizayn olarak ben fiyatına göre oldukça başarılı buldum, sadece bana gelen tüfekte biraz şanssızlık durumu söz konusu sanırım.

Fakat dürbünün yatay hareket payını tamamen bir tarafa kaydırdığımdan, şu aşamada rüzgarlı havalarda daha fazla sıfırlama yapmak mümkün olmuyor.

8 x zoomda 40-44 grain solidler ile 6-8 hızında 90 dereceden gelen rüzgarlarda bile 250 metrede 60-70 santime varan sapmalar oluştuğundan 300 ve sonrasına maalesef atış yapmak veya klik kalmadığı için sıfırlamak mümkün olmuyor aynı şekilde 200 250 metre civarında ise daha yüksek zoom kullanmak imkanız hale geliyor,
Kral servisini arayıp durumu anlattığımda ilgili ve alakalı davrandılar,üründeki sorunları belirten bir not ekleyip tüfeği göndermemi ve gerekenin yapılacağını belirttiler,neticesi ile önümüz günlerde tüfeği göndermeyi düşünüyorum.

Genel olarak ürünü alalı 15 gün kadar oldu, yaşadığım bazı sorunlara rağmen ben halen fiyatına göre sergilediği performanstan ve atışlarından son derece memnunum bu hususta eleştiremeyeceğim, birde mevcut dürbün hizalama problemini çözebilirsem tüfeği tam performansında 600-700 metrelere kadar kullanmak mümkün hale geleceğinden oldukça keyfli olabilecek potansiyele sahip bir tüfek, vakit bulabilirsem önümüz haftaya göndermeyi düşünüyorum.

Diğer yandan uzak mesafede eye relief daraldığından yüksek zoomlarda ortalama yaptıktan sonra rahat bir şekilde dürbünde kalabilmek için iyi kötü bir cheeck rest ihtiyacını hakikaten hissediyorsunuz, dipçikte hava tüpü olduğu için big max de bu biraz handikap, en azından düşük eye relief dürbün kullananların buna dikkat etmesi gerek mevcut sorunları çözebilir ise, biraz daha hafif olması ve Cheek resti olması nedeni ile aynı güçte birde BigHorn modelini almayı düşünüyorum.

Servis sonrası gelişmeleri aktarmaya çalışacağım.

^{Yanlış anlaşılsın istemem ama dünya ve avrupa geneline hiçbirşey yapamazlar, ingiltere bunu bahane edip kendi sınırları dahilinde birşeyler yapmaya çalışabilir tabiki bir ihtimal birde yamağı olan Avusturalya'da .}

Ateşli ve ateşsiz silahlar olarak genellendiği için, Sadece personel silahları ve havalı silahlar değil, Yivli grubuda devreye giriyor,

Sadece Avrupada Blaser,Steyr,Heym,Strasser,Fabarm,Beretta,Benelli,Sako gibi yüzlerce büyük firma mevcut, birileri talep etti diye hiçbirinin kurşun ağırlık dengesi ile oluşan grupman dağılımı oranını elde etmek için namlu üretimindeki 100 yıllık argelerini çöpe atacağını beklemesinler, Mke'nin en son getirdiği kurşun içerik taşımayan 338 lapua fişeklerinin SAKO TRG 2'lerde verdiği grupman bile rezaletken, mühimmat maaliyetlerini yükseltmeden, kurşun kullanımının terkedilmesi belirli mesafelerde SUB/MOA yakalamak için onbinlerce euro harcanan sistemleri, çöp haline getirdiğinden, borisin tasarısı bir nevi Petrolü yasaklayarak su ile çalışan arabaları zorunlu hale getirmeye benziyor.

Rusya bile Amerikaya Tula üretimi ucuz mühimmatları sokarak bulk satışlarına başlamışken ve hali hazırda mermi satış fiyatları pandemi sürecinden sonra USA'de bile 4 kat yükselerek ateş pahası hale gelmişken,bu sebepten Türkiye bile USA'e yüksek oranda yerli üretim mühimmat ithalatı yaparken,

daha yüksek maliyetli mühimmat zorunluluğunu NRA'yı ezerek geçirmelerine Biden'ın kalbi yetmez.

Hele hele benzinin 4 litresine 75 sent zam yapıldığı için haftalarca sokağa çıkan bir toplum söz konusu olduğunda.

Kaldıki Wyoming'den sonra Texas eyaletide bu yıl ateşli silah alımında background check zorunluğunu kaldırdı, Türkiye'de kurusıkı tabanca alımından daha zahmetsiz şekilde silah alıp belinize takıp taşımanız mümkün hale geldi,

Böyle bir atmosferde kurşun ham maddesinin kaldırılmasından bahsederler ise alacakları cevap tebessümden öteye geçmez.

Orada bu konu üzerinden yaptırım uygulama ihtimallerinin tek mümkün olduğu yer California Eyaleti belki birde colarado, ama oralarda bile fiyat fayda oranlarından ötürü bir süre sonra bir süre rafa kaldırılır.

Piyasadaki yabancı pelletlerin bulunmama nedeninin büyük bir kısmı ise maalesef saçma sapan ambargolardan ötürü kaynaklanmakta.

Kral veya Kuzey arms modellerine bakın
Kuzeyden K-300 olabilir, başarılı bir model, yanlız servis hizmetleri hakkında olumlu yada olumsuz bir bilgim yok.
Kral'da ise Empire'ın yeni XS serisi 177 olarak piyasada mevcut, istediğiniz güç aralığında stabil atış yapabilen bir tüfek

Servisi sorunsuz, fabrika yetkilileri ürünlerin arkasında duruyorlar.
Bu her iki modelde hafif, pratik ve yakın mesafeden grupman yapmaya müsait dertsiz ürünler.

Yapamazlar, ingiltere yasaklasa yasaklasa ancak kendi ülkesinde yasaklar, Nato'dan tutun, USSR grubuna kadar yivli,yivsiz,kullanılan bütün tabanca ve tüfek mermilerinde kurşun mevcut ve bunları üreten firmaların bazılarının üretim ağı ve otokrasisi hükümetler üzerindede otoriteye sahip, kaldıki Amerika'da NRA gibi lobiler silahlanma üzerine olan hakları koruma unsurunda çok ciddi faaliyetler içerisindeler.

Bunun birkaç nedeni olabilir, kurşun yerine kullanılacak yeni bir maden kaynağına bol miktarda sahip olan bir cenahın, çevre kirliliğini denetleme bahanesi ile kamuoyunu yoklaması, yada ingilterenin slug tipi fişekleri veya dahada kötüsü yivsiz av tüfeklerinide yasaklamak için ön ayak oluşturma durumu söz konusu olabilir.

Kurşunun çevreye verdiği zararın derdine düşücek kadar minimetrik duyarlılıkları var ise, önce atlantik açığında nükleer silah denemeyi bırakmaları fiili faliyat bakımından dünya için çok daha hayırlı olur.

Küresel ısınma için besi hayvanlarının gazlarını bahane eden aynı cenah,bir günde atmosfere ve iyonosfere 100 büyükbaşın oluşturduğu metana tekabül eden 5.7, 6.8 litre tüketime sahip günlük kullanım arabalarının oluşturduğu zararı yasaklamak ile başlayabilirler, başta FORD bu konuda öncüdür.

Kurşunun kullanılmamasının, namlu üretimi konusunda da değişikliğe gidilmesine neden olacağınıda göz önünde bulundurursak 1000'lerce uluslar arası ticaret ağı olan firmanın üretim bandınında değiştirilmesi mevzu bahis olacağından

İngilterenin,boris ve saz ekibinin dünya çapında böyle bir lobi ile başa çıkması söz konusu olamaz, umarım fazlaca uçarak medya ve sosyal medyada bu konu ile alakalıda görüntü ve bilgi kirliliği yaratmazlar. bu işin birde her gördüğünü gerçek zannederek etrafına parmak sallamaya başlayan greta boyutu var.